Semih Zeki’nin ‘Autopoiesis’ sergisi kapılarını sanatseverlere açıyor
Özgün tarzı ve yaratım gücüyle dikkatleri üzerine çekmeyi başaran Semih Zeki’nin hayata kazandırdığı Autopoiesis isimli yeni sergisi 5 Kasım Salı saat 18.00’de günü Bozlu Proje Mongeri Binasında kapısını sanatseverlere açıyor. Yarından itibaren sanatseverleri ağırlayacak sergi 5 Kasım-14 Aralık tarihlerine kadar ziyaret edilebilecek.
Eserlerinde mimari yapıların durağanlığından sistemin devinimselliği yönünde bir geçişe parmak basan Semih Zeki yeni sergisinde mimari yapıların kendini yenilen döngülerine ağırlık veriyor. Mimari ve sanatla ilgilenen herkesin büyük ilgisini çekeceği düşünülen, kapsamlı ve uzun bir çalışmanın örneği olarak karşımıza çıkan Autıpoeiesis sergisi 5Kasım tarihinden itibaren sanatseverlerin beğenisine ve ilgisine sunuluyor. Sergi 14 Aralık tarihine kadar Bozlu Proje Mongeri Binasında ziyaret edilebilecek.
Autopoiesis kavramı nereden geliyor?
Sergiyi ziyaret etmeyi planlayanların en merak ettiklerinden biri de eserler kadar önemli bir yere sahip olan Autopoiesis kavramının nereden geldiği. Mimari yapıların durağan ve stabil hallerinden bir dönüşüme doğru gidişini konu edinen Semih Zeki’nin sergisine bu ismi vermesinde çok önemli bir neden bulunuyor. Bu kavram ilk ortaya çıktığı zamanlardan bu güne kadar farklı canlı sistemlerinin varlıklarını sürdürebilmek için sürekli yenilenmeleri gerektiğine işaret ediyor.
Bu kavram ressam Semih Zeki’nin resimlerinde önümüze sunulan ve art arda gelen tabakalar ile bir bütünlük oluşturuyor. Semih Zeki öncelikli olarak bir bütünü parçalarına ayırıyor, sonra parçaları birleştirerek yeni bir bütünlük ortaya çıkartıyor yani aynı üründen yeni bir üretim meydana getiriyor.
Semih Zeki tarafından “Resmin resme yolculuğu” olarak tanımlanan bu yolculukta önümüze sunulan mimari konstrüksiyonları tamamlamayı izleyicinin hayal gücüne bırakarak serginin ziyaretçileri de bu ilginç ve verimli yolculuğa dahil etmeyi planlıyor.